7 Eylül 2010 Salı

zaman uzun, zaman kısa

ben fransızlardan öğrenmedim öpüşmeyi
belki biraz zorlandım ama
hiç bir şeyimin olmadığını öğrenince
akıp giden yağmurdan başka
bir kadın sevdim. çok.
ağzında hep hayat gevezeliği
başkasını geveze sanırdı
kendini dinlemediğinden
hani bir dinlese kendini
vazgeçecek zaten söylediklerinden
gözlerinde bıkkınlık
dudaklarında dalgın bir serinlik
varolduğu günden beri sevdim sanki.
çok.
zaman uzun, zaman kısa.
onbeşsıfırsekizikibinon
datça